• notifications1
  • menü

Bugün : 29 Mart 2024 Cuma

11. EKOLOJİK TARIMDA BÖCEKLERİN BİYOTEKNİK SAVAŞ YÖNTEMLERİ İLE KONTROLÜ


11.5.2. Radyasyon Uygulamaları

Son yıllarda çevre koruma, insan ve toplunı sağlığı bilinci çok büyük aşamalar göstermiştir. Bu bağlamda tarımsal ilaçların yarattığı çevre kirliliği ve besin zinciri yoluyla tüm canlılara ulaşabilen tehlike, araştırıcıları böceklere karşı alternatif savaş yöntemleri bulmaya yönlendirmiştir. Sadece böcekler için spesifik olan ve daha çok fizyolojik yollarla canlıyı kontrol altında tutan mücadele, "Biyoteknik Savaş Yöntemleri" adı altında kimyasal savaşıma alternatif olabilecek yeni bir yöntem olarak gelişmiştir.

 

Zararlı böceklerin biyoloji, fızyoloji ve davranışları üzerinde etkili olan ve o böcek tarafından üretilen maddelerin yine aynı böceğe karşı kullanılarak normal özelliklerini bozmak üzere uygulanan bu maddelere "Davranışsal Kimyasallar" adı da verilmektedir. Biyoteknik savaş yöntemi ile amaca ulaşmak için hem doğal hem de sentetik olarak elde edilen bu maddelerin uygulandığı bu yeni alan "Modern Savaş Yöntemleri" olarak da tanımlanmaktadır.

 

Biyoteknik savaş yönteminde yararlanılan doğal veya sentetik maddeler:

  • 1. Cezbediciler(Atractants)
  • 1.1. Feromonlar
  • 1.1. Sex Feromonları
  • 1.l.2. BirarayaToplanma Feromonları
  • 1.1.3. Alarm Feromonları
  • 1.1.4. Afrodisiac
  • 1.1.5. İz-lşaret Feromonları
  • 1.1.6. Koku Yoluyla Etkili Diğer Feromonlar
  • 1.2. Besin Cezbedicileri
  • 1.3. Yumurtlatma cezbedicileri
  • 2. Böcek Gelişnıe Düzenleyicileri (IGR)
  • 2.1. Juvenil Hormon ve Analogları
  • 2.2. Benzoylurea
  • 3. Uzaklaştırıcılar(Repellents)
  • 3.1. Fiziksel Uzaklaştırıcılar
  • 3.2. Kimyasal uzaklaştırıcılar
  • 4. Beslenmevi Durdurucular (Feeding Deterrants, Antifeedings)
  • 5. Kısırlaştırılmış Böcek Tekniği (SIT)
  • 5.1. Kemosterilantlarla Kısırlaştırma

 

 

5.2. Radyasyonla Kısırlaştırma

Ekolojik tarım felsefesi içinde zehirili kimyasal bileşiklerin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak amacıyla böceklere karşı uygulanabilecek biyoteknik savaş yöntemlerinin esası ve etki mekanizmaları ile kullanılabilecek bileşikler genel hatları ile aşağıda verilmiştir.

 

11.1. Cezbediciler

11.1.1. Feromonlar

Böceklerin besin aramalarında, yumurta bırakma yerlerinin seçiminde ve çiftleşmek amacıyla karşı eşeyin bulunması gibi yaşamsal faaliyetlerinin, salgıladıkları bazı kimyasal maddeler tarafından uyarılıp kontrol edildiği bilinmektedir. Günümüzde bu salgılar tarımsal savaşta çeşitli amaçlar için kullanılmaktadır. Davranışsal mesaj ileten bu maddelerin başında "Feromonlar" gelmektedir.

 

Feromon, Bir birey tarafından vücudun dış kısmına salgılanan ve aynı türün diğer bireyleri tarafından koku şeklinde algılandığında, algılayan bireyde özel bir reaksiyona neden olan maddelerdir. Bu konudaki ilk çalışmalar Bornbyx mori dişisi tarafından salgılanan "Bombycol"un kimyasal karakterinin ortaya konmasıyla başlamış, kısa sürede gelişim göstererek günümüze kadar gelnı iş ve bu güne kadar zararlı böceklere karşı değişik amaçlarla kullanılan feromon çalışmalarından başarılı sonuçlar alınmıştır.

 

Böceklere karşı savaşta genellikle sex feromonları kullanılmaktadır. Dişi veya erkek böcek tarafından salgılanan bu feromon, çiftleşmek üzere karşı eşeyi bulmaya yöneltir. Sex feromonlarının büyük bir çoğunluğu tek bir böcek türünü cezbettiği halde çok az bir kısmı diğer böcek türlerini de cezbedebilir.

 

Feromon kullanılabilmesi için zararlı türün yılda verdiği döl sayısının, türlerin gunün hangi saatinde feromon salgıladığının iyi bilinmesi ve çevre faktörlerinin özellikle rüzgar yönü ve hızının araştırılması gerekmektedir. Sex feromonları daha çok Lepidoptera takımındaki kelebeklerde saptanmış olup günümüze kadar 170'den fazla sayıda sex ferornonu bulunmuştur. Ayrıca diğer bazı takımların türlerinde de feromonlar sexüel çekici fonksiyona sahiptir. Çoğu kez çok uzak mesafelerden algılanabilen bu koku böceklerde doğrudan merkezi sinir sistemine ulaşmaktadır.

 

Biyoteknik savaş yöntemlerinde ferornonların kullanılmasında çok değişik tiplerdeki tuzaklardan yararlanılır. Feromon ihtiva eden tuzaklar farklı tiplerde, farklı yüksekliklerde ve farklı alanlarda böceklerin populasyonlarının izlenmesi veya ortadan kaldırılması amacıyla kullanılır.

 

Zararlı populasyonunu izleyip savaşa karar verme veya savaş zamanını belirlemek amacıyla kullanılırken, tuzaklara eşeyin feromonu ya fıtillere sürülerek veya kapsül içinde özel yerlerine yerleştirilerek uygulanır. Böylece karşı eşey tuzağa çekilmiş olur. Tuzak içinde bulunan ve böceğin yakalanmasını sağlayan yapışkan yüzey sürekli kontrol edilerek zararlının populasyon yoğunluğu , ilk ergin çıkışı gibi mücadeleye karar vermeye yönelik bilgiler elde edilmiş olur. Sex feromonlarının kullanıldığı bu tip tuzaklardan, daha çok önceden tahmin ve erken uyarı çalışmalarında yararlanılmaktadır. Bu tip çalışmalar yurdumuzda elma iç kurdu, erik iç kurdu, şeftali güvesi, salkım güvesi, mısır kurdu, yaprak bükenler ve diğer bazı zararlılara karşı yapılmış ve başarılı sonuçlar alınmıştır.

 

Kullanılan tuzak tipleri ve feromonlar böcek türüne göre değişse bile prensip aynı kalmaktadır. Plantasyona asılan izleme tuzaklarıyla ilk ergin çıkışı saptanır saptanmaz belirli aralıklarla yoğun olarak aynı tip feromon tuzakları bahçeye yerleştirilir ve zararlı populasyonunda hedeflenen eşeye ait bireyler cezbedilerek eşeysel oran bozulur. Türün çiftleşme şansı azalacağı için doğada yumurta bırakılamaz ve zararlı populasyonu giderek azalır. Bazı durumlarda kimyasal mücadeleye gerek kalmadan zararlı kontrol altına alınmış olur. Fazla sayıda zararlıyı yakalayıp ölmesini sağlayan bu uygulamaya "Mass- Trapping" yani kitle halinde yakalama yöntemi adı verilmektedir. Bu yöntemde üzerinde durulması gereken konular: cezbedicilerin birbirlerine olan uzaklıkları, tuzaklardaki cezbedicilerin yenilenme aralığı ve belirli alanda bulunması gereken tuzak sayısıdır.

 

Daha çok Lepidoptera türlerine karşı uygulanan bu yöntemin başarı şansı

  1. Zararlı böceğin türüne
  2. Feromonun özelliğine
  3. Zararlının populasyon yoğunluğuna göre değişir.

 

Sex feromonları kullanılarak zararlıların kontrolunda ayrıca şaşırtma yöntemi veya çiftleşmeyi engelleyici yöntem de uygulanmaktadır. Bu yöntemlerde feromonlar özel kapsül içinde uçak vb. ile o bölgeyi doyuracak kadar çok atılarak zararlı böceğin davranışını bozup normal yaşamını engellemek amaçlanır. Bunun sonucunda böcek her yönden gelen koku nedeniyle karşı eşeye yönelimini belirleyemez. Dişiyi bulamaz ve çiftleşme gerçekleşmez. Özellikle erkek bireyleri şaşırtarak çiftleşme davranışlarını yanıltmak üzere sex feromonların ın kullanımı çalışmaları yapılmaktadır. Pectinophora gossypiella' nın sex feromonu olan Gossyplure pamuk alanlarında havaya devamlı olarak verildiğinde ergin kelebekler arasında çiftleşme davranışı bozulmaktadır.

 

Bu tip uygulamalar Cydia molesta ve Lobesia botrana ya karşı yapılmış ve başarılı sonuçlar alınmıştır. Sex feromonu, depolanmış ürünlerde zararlı Dermestidae ,Anobiidae, Bruchidae ve Tenebrionidae,Cucujidae ve Curculionidae familyaları (Coleoptera) ile yine ambar zararlısı olarak bilinen Phycitidae, Gelechidae familyaları (Lepidoptera) ve Blattidae familyası (Dictyoptera) türlerinde vücudun değişik kısımlarında bulunan salgı bezleri tarafından da salgılanmaktadır. Koku genel olarak antenlerin uç segmentlerindeki duygu hücreleri tarafından algılanmaktadır. Ambar zararlılarına karşı sex feromonlu tuzaklar kullanabilmek için, o türün erginlerinin sex feromonunu beslenmeden önce veya beslenmeden sonra salgılayıp salgılamadığının bilinmesi gerekir. Bu konuda her tür ile ilgili yapılmış çalışmalar ve ticari tuzaklar mevcuttur. Sex cezbedici feromonların kullanılmasında feromon tuzağın yanında besin tuzakları veya renk tuzaklarından dayararlanılabilir.

 

11.1.2. Besin Cezbedicileri

Besin tuzakları, zararlının kokuyu çok uzak mesafelerden alarak yöneldiği ve genellikle fermente olan maddeler karıştırılarak büyük kaplara konulup bitki veya ağaçlara asılan tuzaklardır. Kokuya gelen böcekler kabın ağız kısmından içindeki sıvı ortama düşerek yakalanırlar. Bu tip tuzakların her hafta kontrol edilerek eksilen miktarda sıvının eklennıesi ve 15 günde bir karışımın yenilenmesi zorunluluğu vardır. Ancak hazırlama kolaylığı ve ucuz olması gibi avantajlara sahip olduğu için ekolojik tarım yapılan alanlarda rahatlıkla kullanılabilir. Besin tuzaklarına örnek : Archips rosanus'a karşı sirke +şarap +sudan oluşan karışım Ege'de kullanılmaktadır. Zeytin sineği erkek ve dişi bireyleri çekmek üzere feromon+ besi tuzakları kombinasyonu kullanılmaktadır.

 

11.1.3. Renk tuzakları

Böceklerin bazı renklere, eşeysel kokulara veya besin kokularına yönelimlerinden yararlanılarak yayılışı, biyolojileri, yoğunlukları ve göçlerinin incelenmesi ve bunlarla savaş zamanlarının belirlenmesi amacıyla doğrudan yada dolaylı olarak bu tuzaklar kullanılır. Sarı renkli yapışkan görsel tuzaklar böceklerin bu renge yönelimlerinden yararlanılarak geliştirilmiş ve ülkemizde de kullanıma girmiştir.

 

Bu tuzakların başarılı olabilmesi için tuzağm yapıldığı materyalin özelliği, tuzağın şekli, büyüklüğü, kalınlığı, kullanım yüksekliği ve diğer tuzak tipleri ile birlikte kullanım olanağı, kullanılan yapışkan maddenin özellikleri gibi faktörlerin iyi bilinmesi gerekir.

 

Bu tuzaklarda dikdörtgen karton ya da plastik tabla alınır. Bunu üzerine hangi renk asılacaksa o renk kaplanır. Üzerine kurumayan yapışkan madde sürülür. Belirli aralıklarla plantasyona yerleştirilir. Zeytin sineği için ağaca veya dala, seralarda bitkinin 10-15 cm üzerine gelecek şekilde bir ip veya telle asılır. Tuzağın yakalama etkınliğini kaybetnıemesi için birkaç hafta sonra yerine yenisi takılır.

 

Sarı yapışkan görsel tuzaklar Kiraz sineği, Akdeniz meyve sineği, Zeytin sineği, Beyaz sinekler, Yaprak bitleri, Cüce ağustos böcekleri ve Yaprak galeri sinekleri gibi zararlılarla savaşta önemli bir yere sahiptir. Mavi renk ise Thrips leri cezbetmektedir.

 

Ekolojik Tarımda, yararlanılabilecek biyoteknik yöntem materyalleri arasında en uygun olanı feromon, besin tuzağı veya renk tuzaklarının kullanılmasıdır. Daha önce açıklandığı şekilde her biri tek başına kullanılabildiği gibi etkinliği arttırmak ya da zararlının tercihleri göz önüne alınmak suretiyle seçenekler kombine edilerek de kullanılabilir.

 

Örnek olarak:

  1. Besi + Renk Tuzakları: Kiraz sineği (Rhagolalis cerasi)
  2. Feromon + Besi Tuzakları: Zeytin sineği (Bacirocera oleae) (Hem erkek hem dişi bireyleri çekerek etkinliği arttırmak amacıyla kullanılan kombinasyondur)
  3. Feromon +Besi +Renk Tuzakları: B.oleae için en etkin tuzak tipidir.

 


11.2. Böcek Gelişme Düzenleyicileri (IGR)

Önceleri fizyolojik savaş yöntemi olarak isimlendirilen bu yöntem alternatif savaş yöntemlerinin gelişmesiyle ve artmasıyla etki mekanizması da göz önüne alınarak Biyoteknik Savaş Yöntemi olarak değerlendirilmiştir. Bu gruba giren bileşikler İnsect Growth Regulators (IGR) ve Insect Development lnhibitörs (IDI), seçici ve özel etki şekilleri ile , hem çevre kirlenmesi hem de dayanıklılığı önlenıesi gibi olumlu yönleriyle günümüzün en aktüel konusunu oluşturmuştur. Böceklerin kendi gelişmeleri için vücutlarında salgılanan bu bi leşikler kullanılarak özellikle böceklerin doğal hormon dengeleri bozulmakta ve böylece büyüme ve gelişme engellenerek veya durdurularak zararlarının önlenmesi bu tekniğin ana prensibidir. Böceklerde hormon dengesini etkileyen ve uygulamalı entomoloji de pratiğe geçmiş olan en önemli maddeler Juvenil Hormon ve Benzoylurea türevleridir.

 

11.2.1 Juvenil Hormon ve Analogları

Böcekler yumurtadan ergin oluncaya kadar gelişmelerini düzenleyen hormonlar tarafindan kontrol edilirler. Kanda hangi hormon fazla ise, onun fonksiyonu daha baskındır. Bunlardan birinin kandaki miktarının eksik yada fazla olması gereken gelişmeyi geciktirir veya durdurur. Aynı zamanda böceklerde bazı anormal yapıların ortaya çıkarak böceğin üremesine engel olur. Bu durum böceklerle savaşta kimyasal maddelerin yerine geçebilecek alternatif yöntemler aranırken hormonların kullanılması fikrini doğurmuştur.Böceğin kendisine yada beslendiği ortama püskürtülerek uygulanan hormon içerikli preparatlar günümüzde pek çok böcek türüne karşı kullanılmaktadır. İlaçlara göre Juvenil Hormon analoglarının avantajları şöyle sıralanabilir

  1. 1. Türe özeldir (spesifik etkilidir) Örneğin ZR-5İ2 (JHA) M.persicaeye etkili A.fabaeye etkisizdir. Bir başka JHA ,A.fabae'ye etkili, A.gossypii'ye etkisizdir.
  2. 2. Çok düşük miktarları etkilidir, ppm veya mikrongram dozlarında etki gösterir.
  3. 3. Gün ışığında 24 saatte parçalanır
  4. 4. Karanlıkta tek bir uygulama iki yıl süre ile koruyuculuk sağlar. Örneğin depolarda kuru tütünün bir defa JH' li preparat Methoprene ile ilaçlanması, depo kapalı kalmak koşulu ile 2 yıl tütün güvesi Ephestla elutella ve Tatlı kurt Lasioderma serricorne zararından korumaktadır.

 

Genellikle sıcakkanlılara toksik değildir.

 

Bu gruptan diflubenzuron maddesi 1971 yılında böceklerde varlığı keşfedilmiş klorlandırılmış difenil bileşiminde bir maddedir. Dimilin veya T-6040 adı da verilen bu bileşik hem dünyada hem yurdumuzda özellikle Lepidoptera tırtıllarına karşı kullanılması uygun görülen bir maddedir. Yurdumuzda elma bahçelerinde elma iç kurdu başta olmak üzere entegre savaş programlarında kullanılmıştır. Alışılagelmiş insektisitlerden farklı bir etki mekanizması olan diflubenzuron ani etki göstermeyip fizyolojik yolla etki yaparak böceğin gelişme ve değişme gösterdiği yumurtadan çıkma , gömlek değiştırme , pupadan çıkma gibi dönemlerde etki göstermektedir. Böceğin kutikulası dışında gelişmesi normal olarak tamamlamasına rağmen kitin sentezinin engellenmesi sonucunda , böcek kaslarını kullanıp deriyi atabilmek için yeterli desteği sağlayamaz, deri iç baskıya dayanamayıp çatlar. Böylece larvalarda deri değiştirmeyi engelleyici bir madde olarak tanımlanabilir.

 

Yumurtalar üzerinde ise ovisit etki gösterebilmektedir. Yapılan pek çok çalışmaya göre embriyoların daha duyarlı olduğu saptanmıştır. Yine bu bileşik ergin tarafından alındığında dişinin bırakacağı yumurtaların açılmasını engellemektedir. Yapılan bir çalışmada ergin Patates böceği Leptinotarsa decemlineata dişilerine diflubenzuron uygulaması sonucunda larvaların kaslarını kullanıp yumurtayı terkedemedikleri saptanmıştır. Diflobenzuron ayrıca Pembe kurt, Elma iç kurdu, Lahana kelebeği, Çam kese tırtılı ve daha pek çok böcek türünü baskı altında tutmaktadır.

 

Böceklerin kendi salgıları olan ve büyümelerini sağlayan böcek gelişme düzenleyicileri feromonlar gibi dışarıdan extra uyguladığında, böceklerin normal fizyolojilerini bozarak gelişmeyi sekteye uğratmaları nedeniyle üremeyi engellemektedir. Bitkiye hiçbir zararlı etki yapmadan, toksik kaltntı bırakmadan dekompoze oldukları için ekolojik tarım felsefesi içinde rahatlıkla kullanılabilecek maddelerdir.

 

11.3. Uzaklaştırıcılar (Repellents)

Zararlıların bitki, hayvan veya insanlara yaklaşmasını, zarar vermesini önleyen ve bunlardan uzaklaşmasını sağlayan maddelerdir. Bu işlevleriyle zararlıları ikaz eden veya uzaklaştıran repellentler Fiziksel ve Kimyasal olmak üzere ikiye ayrılır. Bitkilerde mevcut olan tüyler, dikenler, epidermisin kalın oluşu, doku yapısı fiziksel uzaklaştırıcılar içinde sayılabilir. Bunun yanında bazı tozlar özellikle Lepidoptera larvalarının uzaklaşmasını sağlarlar. Seralarda beyaz sinek ve galeri sinekleri ile bağlarda maymuncuklara karşı kullanılan yapışkan tuzaklar da örnek olarak verilebilir.

 

Bazı bitkilerin bizzat kendisi repellent özellikte olabilir. Bu bitkilerden elde edilmiş maddelerden en etkili olanlar "Pyrethrum, Rotenon ve Nicotin" dir. Son yıllarda bitkilerden elde edilen bir başka madde Azadirahtin' dir. Azadiraclııa indica bitkisinin yaprakları ,çiçekleri ve tohumlarından elde edilen Azdirachtin böcekleri hem uzaklaştırıcı hem de beslenmelerini engelleyici etki gösterir.

 

11.4. Beslenmeyi Durdurucular (Feeding Deterrants Antifeedant)

Bitkilerde doğal olarak bulunan bazı maddelerin, zararlı böceklerin konukçu seçimi, konukçuya adapte olmasında ve özelleşmesinde rol oynadığı bilinmektedir. Bu maddeler zararlının beslenmesini engelleyerek sonuçta ölümüne neden olurlar. Bu doğal maddelerden mısır bitkisinde bulunan "Dinboa" Mısır kurdu, Ostrinia nubilalis'in zararına karşı bitkinin direnç göstermesinde ana faktör olarak bulunmuştur Mısır bitkisi 40-50 cm boyda oluncaya kadar dimboa yoğun olduğu için kelebek yumurta bırakmaz.

 

Antifeedantlar doğal düşmanlara ve sıcaklıklara düşük etkili olduğundan entegre savaş programlarında yer verilebilir. Bitkilerin hızlı gelişme dönemlerinde sürgün ve yaprakların zararlılardan korunabilmesi amacıyla sık aralıklarla kullanılmaları gerekir.

 

Böceklerde beslenmeyi engelleyici etkiye sahip olan diğer bir madde de Azdirachtindir. Bitkide doğal olarak bulunan bu madde daha çok ısırıcı çiğneyici ağız yapısına sahip böceklere karşı yalnız olarak, cezbedicilerle birlikte ya da insektisitlerle karıştırılarak kullanılmaktadır. Uygulandığı bitkiye herhangi bir zararlı etkisi olmayan azadirahtin preparatları konukçu bitki üzerine püskürtülerek böceğin oradan uzaklaşmasını veya yediği zaman böceğin gelişmesini önler. Azadirahtin' in böceklerde uzaklaştırıcı veya beslenmeyi engelleyici etkileri ile ilgili bazı çalışmalar Cetvel S'de ıerilm iştir.

 

Günümüzde azadirahtin içeren Margosan- 0, Neem Azal F, Neem Azal T/S, Nemix ve AZ-VR-K kod adı verilen ticari preparatları bulunmaktadır. Yurdumuzda bu preparatlar Galeri sinekleri, Bazı Afit ve Beyaz sinek türleri ile Patates böceğine karşı kullanılarak olumlu sonuçlar alınmıştır. Bu konuda diğer böcek türlerine karşı olan çalışmalar devam etmektedir.

 

11.5. Kısırlaştırılmış Böcek Tekniği (SIT)

Zararlı höceklerin üreme gücünü azaltan veya yok eden kimyasal maddeler ya da radyasyon kullanılarak uygulanan yöntemdir. Bahçede bulunan doğal böcek populasyonları içerisine kısırlaştırılmış çok sayıda birey salınması vebu kısır bireylerin doğadaki normallerle çiftleştiğinde yeni bir döl verememesi sonucunda populasyonun azalması ve yok edilmesi esasına dayanır. Kimyasal kısırlaştırıcı maddelere "Kemosterilant" adı verilir. Kemosterilant maddeler ya sadece dişi, ya sadece erkek, ya da hem dişi hem erkekleri kısırlaştırabilirler.

 

11.5.1. Kemosterilantlar

Kemosteri lantların böceklerde kısırlaştırmayı 3 yolla gerçekleştirdikleri saptanmıştır.Bunlar dominant lethal mutasyonlar ile zigotun ölümüne neden olmak, kromozomlarda kopmalar meydana getirip kopan parçaların değişik kombinasyonlarla heterozigot meydana gelmesine neden olmak, böceklerin üreme fizyolojisini düzenleyen hormonların faaliyetlerini engellemek ve durdurmak.

 

Tepa, Metepa, Tetramin, Aphamide, Apholate, Purin, Pirimidin, Triphenyltin, Triazin, Tetradifon ve Folikasit analogları gibi bileşikler kemosterilant maddelerdir. Son yıllarda böcekler kitle halinde üretilirken besinlerine kemosterilant bileşik ler katılarak ,doğaya kısırlaştırılmış bireyler salıvermek suretiyle çalışmalar yapılmaktadır. Ev sineği, Musca domestica, Anthonoınus grandis, Bacırocera oleae, Ceratitis capitata, Cydia pomonella, Spodoptera littoralis, Tetranychus cinnabarinus ve Jetranvchus urticae gibi türler üzerinde bu tip çalışmalar yapılmaktadır.

 

11.5.2. Radyasyon Uygulamaları

Radyasyonla kısırlaştırmada ise, izotopların yaydığı iyonize radyasyonun, geniş anlamda canlılara, dar anlamda doku ve hücrelere etkisinden yararlanı larak böceklerle savaşta kullanılmaktadır. Her ne kadar X ışınları ve hızlı nötroniar bu anıaçla kulianılabilirse de en yaygın olan ışın Gamma radyasyonudur. Radyasyon kaynağı olarak Cobalt (Co60) ve Cesium (Se137) kullanılır. Bu maddeler tarafından yayılan Gamma ışınlarıyla böcekler ya öldürtilür ya da kısırlaştırılır. Yüksek dozlar böcek leri öldürür.

 

Radyasyonla kısırlaştırmada ise küçük dozlar kullanılır. Burada amaç böceklerin kısırlaştırılarak doğaya salıverilmesi ve kısır böceklerin doğadaki normallerle çiftleşerek döl vermemesinin sağlanmasıdır. Kısırlaştırma için doz, böceklerin türlerine, erkek veya dişi oluşlarına göre genel olarak 2,5-5,5 krad arasında değişir. Insektaryumlarda kitle halinde çok büyük rakamlarda üretilen, Co60 kaynağı olan irradiyatör'lerden geçirilerek kısırlaştırılan pupalardan çıkan ergin böceklerin doğaya salınması belirli bir süre aralıksız devam ettiğinde,zararlı populasyonu düşer, sonuçta tür eradike edilmiş olur.

 

1962 yılında Bactrocera oleae (Coq.) Rota Adasında, 1963'te Bacirocera dorsalis (Hendel) Guam Adasında eradike edildiler. Bu tarihten günümüze kadar sayısız uygulamalar yapılmıştır. Özellikle meyve sinekleri üzerinde yoğunlaştırılan bu çalışmalarda Akdeniz meyve sineği Ceratitis capitata Wied. üzerinde en fazla çalışma yapılan tür olmuştur. Bu zararlıya karşı 1967 yılında Capri, 1969 yılında Procida adalarında, daha sonraları İspanya, Orta Amerika, Tunus, Hawaii Adaları ile 1976-1977 yıllarında Kaliforniya'da yürütülen uygulamalar en belli başlı olanlarıdır. 80'li yıllardan itibaren Meksika, A.B.D. ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın işbirliği ile yürütülen Orta Amerika C. capitata eradikasyon projesi bugüne dek uygulananların en kapsamlısı olmuş,

 

Metapa (Meksika)'da kurulan fabrika kapasitesindeki büyük böcek üretim laboratuvarında haftada 500 milyon sinek üretilmiş ve kalite kontrolleri yapılıp ışınlandıktan sonra doğaya salınmıştır. Üretimi yapılan bitkilerden kilometrelerce uzakta üretilip ışınlanan böceklerin kafesler içinde getirilerek, bahçede doğaya salınması suretiyle zararlıyı yok etmesi, ekolojik tarım felsefesine uymaktadır.

KULLANICI GİRİŞİ

Üye Ol Şifremi Unuttum?

Sorhocam.com 2014 yılında Ziraat Mühendisi Arafa KARAÇELEBİ tarafından kurulmuş olup herkesin faydalanabilmesi için ücretsiz olarak hizmet vermektedir.

Yetiştiriciliği, tarımı, ürünleri, bitkisi, ağacı, çiçeği gübreleri, hastalığı zararı, zararlıları, mücadelesi, ilaçları aşısı, budaması, otu, faydaları, programı, önerileri, istekleri, tavsiyeleri, nedir, nelerdir, nasıl yapılır, özellikleri, kullanım alanları, takvimi, sınavı, sınavları, notları

Site Haritası - Rss Beslemesi