Sülfat, Şelat, Oksit Nedit?

Sülfatlar, bitki tarafından çabuk alındıkları gibi, çok çabuk bırakılırlar, yani bitki tarafından uzun periyotlarda kullanımı sağlayamazlar. Yüksek orandaki tuz içeriklerinden dolayı, yüksek sıcaklıkta ve hassas bitkilerde yanmaya neden olur. Yüksek derecede aktiflerdir bu yüzden de tank karışımlarına uyum sağlama kabiliyetleri düşüktür.

Şelatlar, iz elementlerinin etrafını sararak kimyasal etkilerden koruyan kimyasal yapılardır. Bu yolla şelatlanan besin elementlerine, topraktaki veya tank karışımındaki diğer elementler etki edemez. Ayrıca toprak pH’sı ve topraktaki anyonlardan da etkilenmezler. Sentetik şelat molekülleri (EDTA, DTPA, EDDHA vb.) büyük yapılıdır ve bu nedenle düşük analiz seviyelerine sahiptir. %7.5’dan yüksek analiz değerine sahip mikroelement içeriği olduğu iddia edilen şelatlar için dikkatli olunmalıdır çünkü bu tür ürünler tam olarak şelatlandırılmış olmayabilirler, bu yüzden tank karışımlarında tepkimeye girebilirler. Agrichem’in şelatları fosfat, karbonat ve hidroksit anyonlarının varlığında stabil haldedir.

Oksitler, yüksek besin elementi içeriğindeki süspansiyon yapıdadırlar. Genel olarak yavaş alınırlar ancak uzun periyotlarda kullanılırlar. İçeriklerinde tuz bulunmaz bu nedenle hassas bitkilerde ve ekstrem hava koşullarında güvenli kullanım sağlarlar. İçeriklerinde tuz olmadığı için reaksiyona girmezler.

Alınımda önemli olan diğer durumlar

Formulasyon tipi de dahil olmak üzere, pH’dan nem içeriğine kadar birçok etken, bitki besin elementi alınımında etkilidir.

Likit süspansiyonların partikül boyutu, alınımda önemli bir etkiye sahip olan etkenlerden biridir. Bitki besin elementi olarak satılan birçok ürünün partikül boyutu büyüktür ve kaba haldedir. Bu şekildeki partiküllerden mikroelement alınımı yavaş ve aynı zamanda etkisizdir. Yaprak yüzeyinde az sayıda bulunan ve alınımı etkileyen partiküllerin bazıları yüzeyde duramayacak kadar büyük boyuttadır ve çoğu da boşuna harcanmış olur.

Küçük boyutlu partiküllerden besin elementi alınımı ise daha hızlı gerçekleşir ve dolayısıyla da daha etkilidir. Partikül boyutu küçüldükçe hacme düşen partikül sayısı da artmış olur. Böylece püskürtme ile yapılan kaplamada başarı sağlanır. Ayrıca alınım yapılabilecek alan da genişlemiş olur.