Stressiz Çalışma Ortamı Nasıl Olmalıdır?

İş hayatında ortaya çıkan kronik stres, kimi zaman baş etme mekanizmalarını aşarak ruh sağlığının bozulmasına yol açabiliyor. İşyerinde yaşanan stresin yönetimi için hem işverene hem de çalışana önemli görevler düşüyor. Uzmanlara göre işverenler uygun ve huzurlu bir çalışma ortamı sağlamalı, çalışanlar ise zaman yönetimi yapabilmeli, aciliyet ve önem sırası oluşturmalı.

stress

İşyerindeki olumsuzluklar ruh sağlığını etkiliyor

"Çalışanlar sıklıkla işyerindeki olumsuzluklardan dolayı ruh sağlığı sorunları yaşamaktadırlar. Örneğin aşırı mesailer, zaman ya da hedef baskılı yoğun işler, kişinin görev tanımının olmaması, mobbing uygulanması, kariyer-maddi beklentileri karşılanmaması, işten atılma korkusu işyerlerindeki stresin başında gelmektedir. Bunlar dışında koşulları zor, tehlikeli ya da riskli işlerin kendisi de stres oluşturabilmektedir; madencilik, polislik, şiddete maruz kalan sağlık çalışanları gibi.

 

Özel hayattaki sıkıntılar da etkili oluyor

Çalışanların kendilerinden kaynaklı sorunlar da işyerinde ruh sağlığı sorunlarına neden olabilmektedir. Ailesel problemler etkileyebilmekte ya da kişilik yapılarından dolayı zorlanabilmektedirler. Rekabetçi, mükemmelliyetçi, aşırı sorumluluk sahibi, kaygılı, ilişkilerde aşırı duyarlı kişilik tipleri daha fazla stres yüklenebilmektedirler."

 

Türkiye'de meslek seçimleri; eğitim sistemi, aile yönlendirmeleri ve yetersiz bilgilendirmeler nedeniyle yetenekler ve ilgi alanlarına paralel olmamaktadır. Ayrıca işsizliğin yaygın olması kişileri çaresiz hissettirmekte ve çalıştığı pozisyonda o işe uygun olmasalar da devam etmelerine neden olmaktadır. Bu sorunlar çalışanların motivasyonu düşürmekte ve kişilerin mutsuz çalışmasına neden olmaktadır."

 

Aile ve sosyal yaşam ile iş hayatının yoğun etkileşim halinde olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, "İş hayatındaki ruhsal sorunların iş dışında da devam ettiğine şahit olmaktayız. Hayatın genelinden yeterinde keyif alamama, mutsuzluk, sosyalleşmek istememe, aileye tahammülsüzlük, tartışmalar, işle ilgili sorunları evde de düşünmeye devam etme, uzun mesailer nedeniyle aileye kendine yeterince vakit ayıramama, işyerinde yetersiz güvensiz hissetmenin aile ve arkadaş ilişkilerini de bozması sıkça rastladığımız durumlardır" dedi.

 

İşverene düşen görevler

İşverenlere çalışanlarının ruh sağlığını korumak adına önemli görevler düştüğünü kaydeden Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, bunları şöyle sıraladı:

  • 1. Uygun çalışma ortamı sağlanması. Fiziki koşulları rahat, kişilere konfor alanı sağlayan, güvenli çalışma ortamı motivasyonu artıracaktır.
  • 2. Mobbingin engellenmesi, çalışanlar arasında iyi iletişimin kurulması
  • 3. Ruhsal sorunların görmezden gelinmemesi, ruh sağlığı profesyonelleri ile temasın sağlanması, damgalanmanın önüne geçilmesi. Psikiyatrik hastalıklar tedavi edilmediğinde verimliliğin düşmesine, iş gücü kaybına, iş kazalarının artmasına neden olacaktır.
  • 4. İşyerinde düzenli psikolog/psikiyatrist bulundurulması.

 

İşyerinde stresle başa çıkmak için

  1. 1. Uyku ve beslenmenin düzenli olması
  2. 2. Aile ve arkadaşlara yeterince zaman ayırılması
  3. 3. Spor yapılması, hobi edinilmesi
  4. 4. İşte zaman yönetiminin iyi yapılması, aciliyet ve önem sırası oluşturulması
  5. 5. Gereğinde hayır denilebilmesi, görev dağılımı yapılabilmesi
  6. 6. İşyerinde iyi ilişkiler kurulması, işle ilgili sorunların paylaşılması
  7. 7. Gereğinde mola verilmesi, izin yapılması, yeterince dinlenilmesi
  8. 8. Kişisel faktörlerin fark edilmesi ve bununla ilgili psikolojik destek alınması
  9. 9. Gerektiğinde psikiyatriste başvurulması önemlidir.
BU KONU HAKKINDAKİ YORUMUNUZ NEDİR?
(Güvenlik kodunu bu kutucuğa yazın!)
BU KONU HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
S
  • Sorhocam
  • admin@sorhocam.com

💬 ''Stressiz Çalışma Ortamı Nasıl Olmalıdır?'' konu başlığı ile ilgili merak ettiğiniz her şeyi buraya yazabilirsiniz, cevaplamaktan mutluluk duyarız! 😊

BU KATEGORİYE AİT BENZER KONU BAŞLIKLARI
Adölesan (ergenlik) çağı çocuklarında beslenme ergenlik; fiziksel, biyokimyasal, ruhsal ve sosyal yönden hızlı büyüme, gelişme ve olgunlaşma süreçleriyle çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemidir.Ergenlik çağı 12-18 yaş grubunu içerir. Devam Et
Gebelik döneminde beslenme ülkemizde gebelik öncesi ve gebelik döneminde yetersiz ve dengesiz beslenme, anne ve bebek ölümlerinde önemli bir yer tutuyor. Ülkemizde her yıl yaklaşık 1 milyon 400 bin doğum gerçekleşmektedir. Devam Et
Emzirme döneminde beslenme emzirme, bebeğin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için en uygun beslenme yöntemidir. Anne ile bebeğin sağlığı üzerinde biyolojik ve psikolojik bir etkiye sahiptir. Emzirme sırasındaki enerji ve besin öğeleri ihtiyacı gebelikte olduğundan daha fazladır. Devam Et
Bebek beslenmesi beslenme yaşamın her döneminde önemlidir. Büyümenin en hızlı olduğu evrelerden bebeklik döneminde beslenme ayrı bir önem taşımaktadır. Doğumdan iki yaşın sonuna kadar devam eden dönem, çocuklarda büyüme-gelişmenin en hızlı olduğu yaşama sağlıklı başlangıç için en kritik dönemdir. Devam Et
Okul çağı çocuklarının beslenmesi, onların büyüme ve gelişmeleri için oldukça önemlidir. Bu dönemde çocuklar hızla gelişirken, hem fiziksel hem de zihinsel gelişimlerini destekleyecek dengeli bir beslenme düzenine ihtiyaç duyarlar. Devam Et
KULLANICI GİRİŞİ

Gmail Hesabım İle Bağlan

Yeni Kayıt Formu | Şifremi Unuttum?