• notifications1
  • menü

Bugün : 29 Mart 2024 Cuma

Karpuz Bakteriyel Meyve Lekesi  

(Acidovorax Avenae Subsp.)

 

TANIMI VE YAŞAYIŞI
Hastalık etmeninin optimum gelişme sıcaklığı 32°C, minimum 1 °C ve maksimum 41°C ’dir Etmen tohum kaynaklı olup, kışı bulaşık tohumlarda, hasta karpuz kabuklarında, bulaşık bitki artıklarında, hastalıklı tohumlardan zamansız gelişen fidelerde ve yabani kabakgillerde geçirir. İklim koşulları hastalık için uygun olduğunda, birkaç hasta bitkiden tarladaki diğer bitkilerin tümüne hastalık bulaşabilir.

Karpuz Bakteriyel Meyve Lekesi ile ilgili görsel sonucu
İlk inokulum kaynağı bulaşık tohumlardır. Bakteri tohum kabuğunun iç veya dış kısmında bulunur ve kışı burada geçirir. Bulaşık tohumlardan gelişen fidelerde, uygun iklim koşullarında hastalık ortaya çıkar. Ancak iklim koşulları uygun değilse bakteri fidelerde herhangi bir hastalık belirtisi göstermeden epifit olarak kalabilir.

Karpuz Bakteriyel Meyve Lekesi ile ilgili görsel sonucu

Yüksek sıcaklık ve nem hastalık etmeninin gelişmesi için en uygun koşullardır. Sıcaklığın 26°C olması ve yarım saat süreyle yaprakların ıslak kalması sonucu enfeksiyon gerçekleşir. Hasta fide, yaprak ve meyveler sekonder enfeksiyon kaynaklarıdır. Yağmur, çiğ, sulama suyu (özellikle yağmurlama sulama), böcekler, hayvanlar, kullanılan alet ve ekipmanlar hastalığın yayılmasında rol oynar. Hastalık etmeni, bitkiye açılan yaralardan ve doğal açıklıklardan giriş yapabilmektedir.

 


BELİRTİLERİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI

Hastalık etmeni fide, yaprak ve meyvede görülür. Bulaşık tohumların çimlenmesi sonucu gelişen fidelerdeki ilk belirtiler, kotiledon yapraklarının alt yüzeyinde su emmiş görünümlü lekeler şeklinde görülür. Bu lekeler zamanla genişleyerek fidenin ölümüne neden olabilir. Ayrıca genç fidelerin hipokotilinde lekeler oluştuğunda da fide ölümü gerçekleşir. Fidelerin gerçek yapraklarındaki lekeler ise küçük, koyu kahverengi ve etrafı sarı hale ile çevrili olup genelde ana damar boyunca yoğunlaşmaktadır.



Tarlada, bitkinin yapraklarında az sayıda lekeler görülür. Bu lekeler hafif köşeli, genellikle açık kahverengiden kırmızımsı kahverengiye kadar değişen renklerdedir. Yaprak altından bakıldığında, özellikle nemli havalarda lekeler su emmiş görünümlüdür. Az sayıda oluşan bu lekeler genelde iyi ayırt edilemez ve diğer faktörlerin oluşturduğu belirtilerle karıştırılabilir. Yaprak lekeleri yaprak dökümüne neden olmaz, ancak meyve enfeksiyonu için kaynak oluşturur. Hastalığın en tipik belirtisi meyve yüzeyinde oluşan koyu zeytin yeşili renkteki iri lekelerdir.

 

İki-üç haftalık meyveler enfeksiyona karşı daha duyarlıdır. Meyve lekeleri ilk önce küçük, su emmiş görünümlü alanlar olarak ortaya çıkar. Başlangıçta 1cm'den küçük olan bu lekeler 7-10 gün içinde meyve yüzeyinin tümünü kaplar. Lezyonlar ilerleyip büyüdükçe çatlaklar oluşur, buradan amber sarısı veya kremsi beyaz renkte bir bakteriyel akıntı gözlenir. Meyve lezyonları meyve etinde de görülür, bu durumda bakteri tohuma bulaşır. Bu şekilde hasta karpuz meyveleri, sekonder olarak diğer mikroorganizmaların saldırısına uğrar ve çürüme görülür. Meyve lekeleri hızla büyüyerek hasattan birkaç hafta önce şiddetlenir ve ürünün pazar değerini yok eder. Hastalık, uygun koşullarda % 100’ e varan ürün kayıplarına neden olabilir. Ülkemizde Trakya’da (Edirne) ve Akdeniz Bölgesi’nde (Antalya, Adana, Osmaniye) tespit edilmiştir.


KONUKÇULARI

En büyük zararı karpuzda meydana getirir. Kültürü yapılan tüm kabakgil (kabak, hıyar, kavun, karpuz) bitkileri ve bu familyaya ait yabancı otlar konukçusudur.

 

MÜCADELESİ

Hastalığın yayılışının engellenmesi ve mücadelesi amacıyla karantina önlemleri alınmalıdır.

 

Kültürel Önlemler

  1. Hastalıktan ari, sertifikalı tohum ve fide kullanılmalıdır.
  2. Yağmurlama sulama yerine damla sulama tercih edilmelidir.
  3. Bakım işlemleri sırasında fidelerin yaralanmamasına özen gösterilmelidir.
  4. Fidelik ve tarlada hasta bitkiler sökülerek imha edilmelidir.
  5. Hastalığın görüldüğü alanlarda en az 4 yıl süreyle kabakgil, özellikle karpuz üretimi yapılmamalı ve bu alanlarda kendiliğinden gelişen bitkiler ve yabancı otlar yok edilmelidir.
  6. Tarla veya serada kullanılan aletler, viyoller, toprak işleme aletlerinin ve traktör tekerleklerinin ve % 10’luk sodyum hipokloritle (çamaşır suyu) yıkanarak dezenfekte edilmelidir.

 

Kimyasal mücadele

İlaçlama zamanı

Tarlada ilk çiçeklenme başlangıcında ilaçlamalara başlanır, kullanılan preparatın etki süresi göz önünde bulundurularak meyve olgunlaşıncaya kadar ilaçlamalara devam edilir.

Konu İle İlgili Dokümanlar

KULLANICI GİRİŞİ

Üye Ol Şifremi Unuttum?

Sorhocam.com 2014 yılında Ziraat Mühendisi Arafa KARAÇELEBİ tarafından kurulmuş olup herkesin faydalanabilmesi için ücretsiz olarak hizmet vermektedir.

Yetiştiriciliği, tarımı, ürünleri, bitkisi, ağacı, çiçeği gübreleri, hastalığı zararı, zararlıları, mücadelesi, ilaçları aşısı, budaması, otu, faydaları, programı, önerileri, istekleri, tavsiyeleri, nedir, nelerdir, nasıl yapılır, özellikleri, kullanım alanları, takvimi, sınavı, sınavları, notları

Site Haritası - Rss Beslemesi