🌑 Siyah Kök Çürüklüğü Nedir? (Thielaviopsis Basicola)

Siyah Kök Çürüklüğü (Black Root Rot), başta tütün, pamuk ve soya fasulyesi olmak üzere, çok sayıda tarım ve süs bitkisini etkileyen, Thielaviopsis basicola (güncel adıyla Berkeleyomyces basicola) adlı toprak kaynaklı bir mantar hastalığıdır.

Siyah Kök Çürüklüğü Nedir? Thielaviopsis Basicola Kök Hastalığı

Bu hastalık, bitkinin köklerinde ve kök boğazında (gövdenin toprakla birleştiği kısım) tipik olarak koyu, siyah renkte çürümeye ve lezyonlara neden olur. Bitkinin su ve besin alımını ciddi şekilde engelleyerek bodurlaşmaya ve verim kaybına yol açar.

 

1. 🦠 Hastalığın Etmeni ve Yayılımı

A. Etmen: Thielaviopsis Basicola

  • Bu mantar, toprakta çok uzun süre hayatta kalabilen ve dayanıklı olan bir patojendir.

  • Klamidosporlar: Mantar, toprakta yıllarca aktif kalabilen, kalın duvarlı, koyu renkli ve dayanıklı dinlenme sporları (klamidosporlar) üretir. Bu yapılar, hastalığın toprakta kalıcılığını sağlar.

  • Konukçu Yelpazesi: $Thielaviopsis\ basicola$, çok geniş bir konukçu yelpazesine sahiptir. Tütün ve pamuk haricinde, Viola (Menekşe), Cyclamen, Fasulye (Baklagiller), Havuç ve birçok ağaç fidesini de etkileyebilir.

 

B. Belirtileri

Siyah Kök Çürüklüğü, genellikle bitkinin kök gelişiminin yavaşlamasıyla kendini belli eder.

  • Köklerde Siyahlaşma: Hastalığın en belirgin özelliği, genç köklerde başlayan ve zamanla tüm kök sistemini saran koyu kahverengi veya siyah lezyonlardır. Bu siyahlaşma, mantarın ürettiği melanin pigmentinden kaynaklanır.

  • Bodurlaşma ve Sararma (Kloroz): Kökler zarar gördüğü için bitki, toprak üstünde yeterli su ve besin alamaz. Bu durum, bitkilerin bodur kalmasına, yaprakların sararmasına (özellikle alt yapraklarda) ve solgunluk göstermesine neden olur.

  • Sekonder Kök Oluşumu: Zarar gören ana kök sistemi, besin alımı için toprak yüzeyine yakın yerlerde zayıf, ikincil (sekonder) kökler oluşturmaya çalışır.

 

2. 🌡️ İdeal Gelişme Koşulları

Siyah Kök Çürüklüğü, bazı çevresel koşullar altında daha şiddetli hale gelir.

  • Sıcaklık: Mantar, 13{°C} ile 17{°C} gibi serin ve ılıman toprak sıcaklıklarında en hızlı gelişimi gösterir. Bu nedenle fide döneminde veya ilkbahar serinliğinde daha tehlikelidir.

  • Toprak pH'ı: Hastalık, genellikle alkali (pH>7) topraklarda ve yüksek oranda kireçli topraklarda daha şiddetli görülür.

  • Toprak Nemi: Yüksek toprak nemi ve zayıf drenaj, mantar sporlarının çimlenmesini ve enfeksiyonu kolaylaştırır.

 

3. 🛡️ Mücadele ve Korunma Yöntemleri

Hastalık etmeni toprakta çok dayanıklı olduğu için mücadele, öncelikle kültürel tedbirler ve hijyene odaklanmalıdır.

A. Kültürel Önlemler

  • Ekim Nöbeti: Hastalığın yoğun olduğu topraklarda, patojenin konukçusu olmayan bitkilerle (örneğin tahıllar) uzun süreli (en az 3-4 yıl) ekim nöbeti uygulanmalıdır.

  • Toprak Drenajı: Tarlada veya serada iyi drenaj sağlanarak su birikmesi engellenmelidir.

  • pH Yönetimi: Mümkünse toprak $pH$'ını hafif asidik seviyelere düşürmek (özellikle tütün yetiştiriciliğinde), mantarın gelişimini yavaşlatabilir.

  • Sertifikalı Tohum/Fide: Tohumluk ve fide materyalinin hastalıktan arınmış ve sertifikalı olması şarttır.

  • Toprak Sterilizasyonu: Sera ve fide yetiştirme ortamlarında, toprak/kompost karışımları dikim öncesinde buharla sterilize edilmeli veya uygun dezenfektanlarla muamele edilmelidir.

 

B. Kimyasal ve Biyolojik Mücadele

  • Tohum İlaçlaması: Tohumlar, ekimden önce ruhsatlı fungisitler ile ilaçlanarak erken dönem enfeksiyon riski azaltılabilir.

  • Toprak Fungisitleri: Hastalığın geçmişte görüldüğü veya riskli alanlarda, dikim öncesi veya sırasında toprak ilaçlamaları yapılabilir.

  • Biyolojik Kontrol: Topraktaki yararlı mikroorganizmalar (Trichoderma türleri) kullanılarak, mantarın köklerde kolonize olması engellenebilir ve rekabet yoluyla hastalık baskısı azaltılabilir.

BU KONU HAKKINDAKİ YORUMUNUZ NEDİR?
KULLANICI GİRİŞİ

Gmail Hesabım İle Bağlan

Yeni Kayıt Formu
Şifremi Unuttum?